Gözde Meydan
Kocaeli Sanayi Odası Başkanı Ayhan Zeytinoğlu dün gerçekleştirilen Ağustos ayı meclis toplantısında işverenlerin yeni vergi düzenlemesinden rahatsızlığını dile getirdi, kayıt dışı çalıştırılan göçmen işçiler için ise “Misafir çalışanlara ihtiyacımız var” dedi.
Zeytinoğlu konuşmasında “Buradaki arkadaşlarımızın çoğu üretici ve ihracatçı. Kurun bizim ihracatımıza önemli bir katkısı var. Parayı bankada tutuyorsanız vergiyle muhatap olmuyorsunuz ama bir fabrika yatırımı yaptığınızda yüksek vergiler ile karşılaşıyorsunuz. Verginin kardan alınması lazım. Hükümetimiz, umarım bu konuda fikirlerimizi dinler. Yatırımın cezalandırılmaması lazım. Sanayicinin lehinde bir karar alınır umarım. Sıkılaşma döneminde şirketlerimizin yıpranmaması lazım. Türkiye’de tarımın, misafir işçiler olmasaydı düşüşe geçeceğini söylemişti. Biz de buna katılıyoruz. Bugün Anadolu’da çobanlık yapacak Türk vatandaşı bulmak zor. İşsizlik olsa da bazen işçi bulmakta zorlanıyoruz. Misafir çalışanlarımıza ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.
MİSAFİR DEĞİL MÜLTECİYİZ
Zeytinoğlu’nun açıklamasında bahsettiği ‘misafir işçiler’ tarım alanında çalışan göçmen işçiler olsa da Kocaeli’ de irili ufaklı pek çok fabrika ve atölyede Suriyeli ve Afgan işçiler kayıt dışı çalıştırılıyor.
Ali Hamid’de bu işçilerden biri. 34 yaşındaki Hamid 2017 yılında savaş sonrası Türkiye’ye gelmiş ve yaklaşık 4 yıldır otomotiv yedek parçası üreten bir fabrikada çalışıyor. Çalıştığı fabrika Ford, Toyota, Hyundai gibi uluslararası ölçekli ve burada üretim yapan firmalara üretim yapıyor.
Sanayi Odası Başkanı Zeytinoğlu’nun açıklamalarını sorduğumuz Ali Hamid, “Hayır biz misafir değiliz, mülteciyiz. Bizi öyle kabul etmiyorlar ama öyleyiz. Maaşlarımız çok düşük ve yeterli değil. Hasta bir çocuğum var. Çalışmak zorundayım, onu alıp ülkeme dönemem. İlaçlarını yurtdışından getiriyorlar. Herkes ‘Suriyeliler doktora, ilaca para vermiyor’ diyor ama bu doğru değil. Başka bir ülkeye gitmek istediğimizde de Türkiye izin vermiyor” dedi.
Suriyeli işçilerin yoğun çalıştığı otomotiv parçaları boyayan bir fabrikada boya ustası olan Hamza ise “Patronlara sorsak hep ağlıyorlar zaten. Hem şöyle kazandık böyle kazandık, şu kadar ihracat yaptık diyeceksin hem de vergi vermek istemeyeceksin. Zaten her türlü yasa onlardan yana, ben maaşımın yarısını vergiye veriyorum 2 çocuğum var onlara bakmakla yükümlüyüm. Çok kazanıyor olsam alsın devlet benden de ama öyle bir durum da yok. Geçinebilmek için mesai yapıp daha çok vergi ödüyorum” diye konuştu.
Zeytinoğlu’nun göçmen işçilerle ilgili yaptığı açıklama için ise “Suriyeliler gelmeden önce bu işleri kim yapıyordu? İşlerine geldiği için bunu söylüyorlar. Suriyeli işçilerin ucuza çalışıyor, yetmeyince daha çok çalışıyor. Benim çalıştığım fabrikada yeni giren asgari ücret alıyorsa Suriyeliler 14 bin alıyor. Benim yerime 3 Suriyeli almak işine geliyor. En kötü ağır işleri onlar yapıyor mecbur yapıyorlar, çalışmak zorundalar. Misafir diyorlar ama burada 6-7 yıllık çalışan Suriyeliler var. Patronlar memnun tabii bu durumdan, devlette göz yumuyor. Ne zaman denetleme olsa vın kaçırıyorlar Suriyelileri, bir çay çorba yemekle çözüyorlar işi” diye konuştu.
İnşaat işlerinde çalışan Abdülselam isimli Suriyeli işçi ise “Ben 8 yıl oldu Türkiye’ye geleli, çok fabrikada çalıştım. Patronlar bizi neden istiyor, çünkü 13-14 yaşında çocuklar çalışıyor bugün inşaatta. İnşaat işi zor. Yani iş kolay olsun zor olsun biz herkese çalışıyoruz. Yanlış anlaşılmasın Türk beyler o zor işleri yapmak istemiyor ama biz yapmak zorundayız” dedi.
*Haberde kullanılan isimler işçilerin iş güvencesi nedeniyle değiştirilmiştir.